‘Para Aduma’ nedir… İsrail neye hazırlanıyor… Evanjelik Hristiyanlar destekliyor…

Posted by

Son günlerde İsrail medyasında ve uluslararası medyada yer alan “Kızıl Düve” konusu sosyal medyanın da gündemine oturdu…

1987’de kurulan Tapınak Enstitüsü’nün yürüttüğü “Kızıl Düve” kampanyası ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun yapay zekâ ile oluşturulan “kızıl inekli” fotoğrafının servis edilmesiyle tartışma alevlendi. Konuyla ilgili Jerusalem Post’ta ve Amerikan Newsweek dergisinde de birer makale yayımlandı. Amerikan Newsweek dergisi haberine “Kutsal savaş: Kızıl inekler, Gazze ve dünyanın sonu” başlığını atarken, Jerusalem Post’ta yayımlanan yazıda Gazze’de süren savaşın tamamen Harem’üş-Şerif’le (Tapınak Dağı) ilgili olduğu ileri sürüldü…

‘KIZIL DÜVE’ NEDİR?

2022 yılı Ağustos ayında Teksas’tan kalkarak İsrail’de Ben Gurion Havalimanı’na inen uçakla taşınan “hahamlık onaylı” beş kızıl inek için Tapınak Enstitüsü’nün yarım milyon dolar ödediği açıklanmıştı. “Para Aduma” olarak da bilinen bu özel inek çeşidi, “kusursuz, genç, doğum yapmamış, üzerine boyunduruk geçirilmemiş ve herhangi bir işte çalıştırılmamış” olma şartlarını taşıyan “kurbanlık” (Korban) inekler için kullanılan bir tabir.

“Para Aduma”, Yahudi inancına göre bir arınma ritüeli… “İnsan cesediyle temas sebebiyle oluşan kirlilikten arınmak için” uygulanıyor. Ritüel, sedir dalı, zufa otu, kırmızı yün iplikle birlikte yakılan kızıl bir ineğin küllerinin saf sularla karıştırılmasıyla gerçekleştiriliyor. Kimi Yahudi yorumcular Para Aduma’nın “Altın Buzağı günahının kefareti” olduğu görüşünde…

Yahudiler, Hz. Musa Sina Dağı’na çıktığında isyan başlatan İsrailoğullarını memnun etmek için Samiri tarafından yapılan puta “Buzağı günahı” ismini veriyor.

NEDEN GÜNDEM OLDU?

İsrail ile Hamas arasındaki çatışmaların başlamasından iki ay önce ABD Teksas’tan havalanan bir uçak, İsrail’e indiğinde apronda resmî yetkililer tarafından karşılandı. Haberlere göre, ABD’den getirilen bu beş düveden birinin ‘kurban’ edilmeye hazırlandığı haberi.

Tapınak Enstitüsü tarafından satın alınan “tamamen kızıl, kusursuz, özürsüz, iki yaşını doldurmuş” düvelerden bir tanesi, Yahudi inancına göre işgal altındaki Doğu Kudüs’ün Zeytin Dağı bölgesinde Mescid-i Aksa’ya bakan bir arazide kurban edilecek.

Kızıl düvenin kurban edilmesini savunan radikal Tapınak Enstitüsü grubunun ana hedefi, Mescid-i Aksa’nın avlusunda yer alan Kubbetü’s-Sahra’nın yerine “Üçüncü Tapınak” inşa etmek. Üçüncü Tapınak, Babilliler ve Romalıların yıktığı Birinci ve İkinci Tapınağın bulunduğu yerde inşa edilmek isteniliyor. Yahudi inanışına göre tapınak inşaatı, Mesih çağından hemen önce ya da Mesih çağıyla birlikte gerçekleşecek. Yahudilerin bu girişimi, Newsweek dergisine göre Evanjelik Hristiyanlar tarafından da destekleniyor.

Nedir bu EvanjelizmAnaliz

Yahudi kutsal kitabı Tora’da şöyle deniliyor:

“Ey İsrael, Tanrı (Maşiah) Mesih’in gelişini ve Tapınağın (Bet Amiktaş)’ı yeniden inşasını yaklaştırsın.”

Gündem olan kızıl ineklerin, Üçüncü Tapınak’ı kurma ayinlerine başlamak için Zeytin Dağı’nda törenle kurban edilerek etlerinin yakılacağı ve kanlarıyla bölgenin de arınacağına inanılıyor.

Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam’a göre kutsal kabul edilen “Tapınak Tepesi” Tevrat’a göre, Hz. İbrahim’in oğlunu kurban vermek için çıktığı ve daha sonra Hz. Süleyman tarafından inşa ettirilen tapınağın da bulunduğu kutsal bölgeye verilen bir isim. “Moriya Dağı” olarak da bilinen tepe, aynı zamanda Hz. Muhammed’in de Miraç’a yükseldiği yer olarak kabul ediliyor.

Bazı tarihçilere göre ilk tapınağın “Kudsü’l-akdes” (Kutsalların Kutsalı) denilen en iç kısmında ya da sunak bulunan kısımında bugün Kubbetü’s-Sahra bulunuyor. Üçüncü Tapınak girişimi haliyle Müslümanlar tarafından kutsal kabul edilen Kubbetü’s-Sahra için bir yıkım tehditi demek oluyor.

“İSRAİL’İN SON SAVAŞI…”

Jerusalem Post’ta yayımlanan “Kızıl Düve, Amalek ve Ulusların Tepkileri” başlıklı makalenin yazarı Mark Fish, herkesin kızıl inekler nedeniyle tedirgin olduğunu belirterek, “İnsanları bu kadar korkutan nedir?” diye sordu… “Görünen o ki Yahudiler dışında bütün dünya kırmızı düveyle meşgul” denilen yazıda, Gazze’de süren savaşın somut nedenler yerine Harem’üş-Şerif’le (Tapınak Dağı) ile ilgili “Spiritüel Mitler” üzerinden konuşulmasının “tuhaf” olduğu belirtildi…

Dünden bugüne en tepki çeken sözcük: KızılAnaliz

Fish, Tevrat’ta ismi “Yahudilerin baş düşmanı” olarak geçen Amalek’in “Almanlar” değil “Persler” olduğunu savunarak İsrail’in son savaşını İran’la yapacağını savundu… Yazıda, Tapınak Dağı’na Yahudilerin girişiyle birlikte Müslümanların sonsuza kadar “mahkûm” olacakları ileri sürüldü.

NEWSWEEK: ‘DÜNYANIN SONU’

Amerikan Newsweek dergisinde ise “Kutsal savaş: Kızıl inekler, Gazze ve dünyanın sonu” başlıklı bir haber yayımladı. Kudüs’teki tepenin “dünyanın en kutsal yeri” olarak tanımlandığı haberde, Harem-üş Şerif’teki ‘Süleyman Tapınağı’nı yeniden inşa etmek isteyen radikal Yahudilerin Evanjelik Hristiyanlar tarafından desteklendiği açıklandı. Planlanan tapınak törenleri için elbiselerin dahi dokunduğu belirtildi. Haberde, gelişmenin Müslümanlar kadar bir kısım Yahudi’nin de tepkisini çektiği yazıldı.

Newsweek haberinde, bir barış aktivistinin şu görüşlerine yer verdi: “Üçüncü Tapınak hareketi çok fazla güce sahip. Hükümetteler ve çok fazla destek alıyorlar. Bu daha önce hiç sahip olmadıkları bir şey…”

Sinan Acıoğlu

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir